8 Temmuz 2008 Salı

62'den bahçe..



Soyadlarıyla ya da küçük hayvanların isimleriyle oynarlardı, sırası belli, tanıdık ve her zaman çok zevkli bir oyundu bu.
Seni sersem, derdi Nicole.
Hiç de sersem değilim, derdi Marrast.
Sen sersemin tekisin bayım hem de kötüsün / Hiç de değil / Evet öyle / Hayır / Evet / Hayır / Evet / Öyleyse bahçeni mahvetmiş olmalıyım /Bahçem gayet güzel onu mahvetmedin / Evet bahçene bir sürü küçük hayvan saldım / Umrumda değil / Önce köstebekleri bıraktım içeriye / Hepsi salak / Üç tane dağ sıçanı / Umrumda değil / Bir sürü fındık faresi / Çok kötüsün / Kirpiler / O benim bahçem kimse dokunamaz / Senin bahçen olabilir ama ben içine küçücük hayvanlar salıyorum /Senin küçük hayvanların beni ilgilendirmez. Bahçem muhafazalıdır / Hiç de değil, benim küçücük hayvanlarım bütün çiçekleri yiyecekler / Hayır / Köstebekler kökleri yiyecek / Köstebeklerin hem kötü hem salak / Dağ sıçanları güllerin üzerine işeyecek / Dağ sıçanların hem kötü kokuyor hem de hepsi aptal / Üç dağ sıçanı hakında söylediklerin çok kötü şeyler / Çünkü hepsi aptal / Öyleyse sadece üç tane değil hepsini salacağım / Hiç fark etmez onlarda aptal / Ya fındık fareleri / Umrumda değil /Git de bahçene bir bak bakalım benim küçük hayvanlarım neler yapmış / Hem salaksın hem de çok kötüsün / Gerçekten hem salak hem kötü müyüm?/ Kötü değilsin ama salaksın / Öyleyse üç kirpiyi geri alıyorum / Umrumda değil / salak mıyım? / Hayır salak değilsin / Öyleyse bütün dağ sıçanlarını bir de köstebeği geri alıyorum / Ne alırsan al benim için farketmez / Sana ne kadar iyi olduğumu göstermek için bütün küçük hayvanları geri alıyorum / Kötüsün / Demek kötüyüm öyle mi? / Hem kötüsün hem de çok salaksın /Öyleyse iki köstebek /Umrumda değil / Bütün kirpiler.